Atölye Programı
Atölyelere katılım başvurusu için atolye@yenimedya.org.tr e-posta adresiyle iletişim kurulması gerekmektedir. Gönderilecek e-postada isim, telefon numarası ve varsa kurum bilgisi yer almalıdır.D
üzenleyen:
Doç. Dr. Erkan Saka Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği (MLSA) ile Toplumsal Bilgi ve İletişim Derneği (TBİD) tarafından Friedrich Naumann Vakfı (FNF) desteğiyle
4 Ekim 2019 Cuma
Katılımcı sayısı: |
Atölye 1: Bu atölye kapsamında yapılacak çalışmanın amacı, medya endüstrisindeki yeniden yapılanmanın ve artan dijitalleşmenin gazeteciliği derinden değiştirdiği bu zamanda, gazetecilerin haber içeriklerinin yaratılması ve okuyuculara iletmesi konusunda yeteneklerinin geliştirilmesi olup, katılımcıların yeni medya ve teknoloji okuryazarlığın güçlendirmek hedeflenmektedir. Eğitmenler Erkan Saka, Kenan Dursun ve Şevket Uyanık olup, atölyede değişen internet kullanımı alışkanlıkları, gazetecilerin dijital itibarı ve sosyal medyayı etkin yönetmek için gerekli yaklaşımlar ile bunlara uygun araçlar tanıtılacaktır. Ayrıca gazetecilerin etkili içerik üretimi ve dijital güvenlik, görsel tasarım ve gazeteci kaynaklarının ve kişisel verilerin güvenliği konularda donanımlarının artması hedeflenmektedir.
|
Düzenleyenler: Av. Faruk Çayır Şevket Uyanık
Zaman:
Katılımcı sayısı: |
Atölye 2 Temel bir insan hakkı olan ifade özgürlüğü açısından kişisel verilerin korunması vazgeçilemeyecek bir haktır. Türkiye’ de 6698 Sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu ile Kişisel Veriler Koruma altına alınmaya çalışılmıştır. Bu anlamda atölye çalışmasında Kişisel Verilerin Korunması Kanununa göre başvuru yol ve yöntemleri hakkında, Kişisel Verilerin Korunması Kurumunun almış olduğu bazı kararlar hakkında katılımcılara bilgi verilecektir. Bu çalışmada da kişisel verilerin korunması konusu bir insan hakkı olarak ele alınacak, kişilerin kendileri hakkında toplanan verilerin işlenmesi, değiştirilmesi, yayınlanması ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilecektir. Türkiye’ de 6698 sayılı kanuna ilişkin eleştiriler halen tükenmemiş, AB tarafından 2016 yılında yürürlüğe girmesinden 7 gün sonra yayınlanan GDPR ile uyum çalışmalarına dahi başlanılamamış, resmi devlet kurumlarının kişisel veriler konusunda devlet tekelinin devam etmesi yönündeki görüşleri artarak devam etmiştir. Bu aşamada Türkiye koşullarında ve değerlerine uygun olarak kişisel verilerin nasıl korunabileceği, AİHM kararları da dikkate alınarak, kanun eksiklikler ve gelişmeler de dikkate alınarak çalışmada irdelenecektir. Atölyenin ikinci ayağında Veri Gizliliği ve Anonim İnternet Kullanımı hakkında uygulamalı bir bilgilendirme yapılacaktır. Kişisel verilerin elektronik ortamda saklanıp işlenmesi bir yandan kullanıcı ihtiyaçları için özelleştirilmiş yenilikçi hizmetlerin sunulmasına imkan sağlamakta, öte yandan bu verilerin suiistimali ile siber suçların artışını tetiklemekte ve söz konusu verilerin ticari kullanımına ilişkin bir yeraltı ekonomisinin oluşmasına zemin hazırlanmaktadır. Bu noktadan hareketle, dünyada pek çok ülke kişisel verilerin kullanıcıların isteği dışında ve kişilerin zararına olacak şekilde saklanması ve işlenmesini önlemek amacıyla yasal düzenlemeler yapmaktadır. Bu çalışmanın amacı da, bir taraftan kişisel verilerin işlenmesine dayalı ekonomik ve sosyal faaliyetlerin nasıl yürütüldüğüne ilişkin bilgilendirmeler yapmak, diğer taraftan kişisel verilerin uygunsuz şekilde saklanması ve işlenmesini önleyerek genelde insan haklarını ve ifade hürriyetini, özelde ise kişisel hakları korumayı hedefleyen hukuki düzenlemelere ışık tutmak ve dünyadaki gelişmelere paralel olarak Türkiye için öneriler geliştirmektir. Bunun yanında kişisel verilerin gizliliği açısından katılımcılara veri gizliliği ve internetin anonim kullanımı ve bazı uygulamaların kullanımı konusunda uygulamalı bilgilendirme yapılacaktır. |
Düzenleyenler: VYOD
Zaman:
Katılımcı sayısı: |
Atölye 3 21. yüzyılın öğrenilmesi gereken temel pratiklerinden biri Veri Okuryazarlığı. Yani çeşitli bağlamlarla ilgili basılı ve yazılı materyaller kullanarak tanımlama, anlama, yorumlama, oluşturma, iletme ve hesaplama kabiliyeti. Ancak veriye erişim dinamiklerinin farklı olduğu coğrafyalarda bu durum doğrudan ve dolaylı olarak hak ihlallerine dönüşebiliyor. Veriyi paylaşmak kadar kullanımı için gereken zemini yaratmak ise bu sebeple önem taşıyor. Bu bağlamda, “Veri Okuryazarlığı’nın (VO) Veriye Ulaşmada, Okumada ve Yorumlamada Rolü ve Bir “Veri Eşitsizliği” Örneği Olarak ‘Gatesnotes 2019 Raporu’nun Anlattıkları!” sunumu ile veriye erişim dinamiklerinin verinin kullanımına etkisini ve nasıl bir ihtiyaca dönüştüğüne örneklerle yer vererek, tutkulu bir kâr avcısı olduğunu “hayırsever” yönüyle dengeleyen Gates ailesinin Gatesnotları raporuna dikkat çekilecektir. Rapor kapsamında özellikle yeterince veri mevcut olmadığında, veriye erişim kısıtı olduğunda ne tür bir eşitsizlik oluştuğunu, karar vericiler tarafından kadınlar ve kız çocukları ile ilgili toplanan verilerin yetersiz, eksik ve zayıf olmasının doğurduğu eşitsizliğe yer dünyadan ve Türkiye’den örneklerle yer verilecektir. |
Düzenleyen:
Zaman:
Katılımcı sayısı: |
Atölye 4 Son yıllarda iletişim alanındaki teknolojik dönüşüm, iletişim fakültelerinin daha fazla sayısal bilgi ile hesaplama becerilerinin geliştirilmesine yönelik çok disiplinli bir alana doğru evrilmesine neden olmaktadır. Diğer tüm sektörlerde olduğu gibi, iletişim öğrencilerinin de nasıl kod yazılacağını öğrenmeleri gerektiğine dair tartışmalar gündeme gelmektedir. Bu kapsamda, dünya üniversitelerinde iletişim fakültelerinde, sektördeki ihtiyaca yönelik yeni eğitim anlayışının gerekliliğine paralel olacak şekilde, iletişimciler için programlama dili ile ilgili dersler müfredatlara eklenmektedir. Ülkemizde de yeterli donanım ve insan kaynağına sahip iletişim fakültelerinde bu tür derslerin müfredata eklenmeye başlandığı görülmektedir. Bu atölyenin amacı, bu tür bir eğitim için gerekli teknik ve insani kaynağa sahip olmayan iletişimcilere ilk kod yazma deneyimini kazandırmak ve kendilerini geliştirebilecekleri eğitim kaynaklarını öğretmektir. Böylece giriş düzeyindeki bu eğitimin devamlılığı sağlanacak ve alandaki eşitsizliklerin giderilmesi için önemli bir ilk adım atılmış olacaktır. İçerik Akışı şu şekilde tasarlanmıştır:
Katılımcıların dizüstü bilgisayarıyla atölyeye katılması gerekmektedir. |
Düzenleyen:
Zaman:
Katılımcı sayısı: |
Atölye 5 Sosyal ağlar ve çevrimiçi ortamlar artan kullanıcı sayıları ile kapitalist sistem ve reklam endüstrisi açısından cazip bir pazar yerine dönüşmüştür. Bu pazardaki en yüksek değişim değerine sahip meta ise bizzat öznenin kendisidir. Öznenin sanal uzamdaki değeri, ağdaki varlığı ve eylemleri ile doğru orantılıdır. Kullanıcılara, aktif birer özne olarak özgür ve eşitlikçi bir platformda yer alma vaadiyle sunulan imkânların kolay, hızlı ve ücretsiz olarak sağlanmasının arkasında nasıl bir ekonomik döngü ve sermaye birikimi olduğu sorgulandığında, karşımıza bu ağlara sahip olan şirketlerin elde ettikleri çevrimiçi reklam gelirleri çıkmaktadır. Bu reklam gelirlerinin elde edilme sürecinde, değişim değeri taşıyan tek şey ise kullanıcılardan sağlanan verilerdir. Sosyal medya ortamlarında, arama motorlarında ya da İnternet sitelerinde gezinen kullanıcıların bilinçli olarak paylaştıkları bilgiler, farkında olmadan bıraktıkları dijital ayak izleri ve çevrimiçi davranış biçimleri gözetlenmekte ve reklam algoritmaları tarafından işlenmektedir. Böylelikle, kullanıcıların demografik özelliklerine, ilgi alanlarına, siyasi görüşlerine, seyahat alışkanlıklarına ve yaşam tarzlarına dair birçok bilgi toplanmaktadır. Bunun sonucunda, artan kullanıcı sayıları ekonomik bir değere dönüşmekte; günlük yaşamdaki varlığımızın “bireysel” karşılığı, sanal uzamda sayısal bir değer olarak anlam kazanmaktadır. Dolayısıyla, yeni medya ortamlarının ölçümlenebilme özelliği reklam endüstrisinin hizmetine sunulan bir sayaç işlevi görmektedir. Atölye kapsamında, yeni medya ortamlarının kullanıcılara sağladığı olanakların reklam endüstrisi açısından ne ifade ettiğinin; çevrimiçi reklamlar için kullanıcıların demografik verilerinin nasıl izlendiğinin ve kullanıldığının, bu verilerin nasıl metalaştırıldığının ortaya konması amaçlanmaktadır. Bu sürecin, arama motorları ve sosyal ağ reklamları üzerinden örneklenmesiyle kullanıcılar açısından farkındalık oluşturulması, çeşitli yazılım ve kullanım önerileriyle alternatif direniş yolları geliştirilmesi çalışmanın hedeflenen çıktılarıdır. |
Düzenleyen:
Zaman:
Katılımcı sayısı: |
Atölye 6 Drone (İnsansız Hava Aracı-İHA) kullanımı havacılık kuralları ile sıkı sıkıya bağlı olup uçuş öncesi bir takım operasyonel işlemlerin yerine getirilmesi gerekmektedir. Yeni teknolojisiyle gazetecilikte haber üretim pratiğini önemli boyutta etkileyen ve sektörde kullanımı giderek yaygınlaşan uçan kameralardan yararlanmak için sivil havacılık bağlantılı bir seri işlemin yapılması zorunludur. Bu atölye çalışmasında drone kullanımının haber üretim süreçlerini nasıl etkilediği örneklerle anlatılacak, sivil havacılık sistemine entegrasyon bir modül üzerinden katılımcılar dahil edilerek uygulanacaktır. Ayrıca kısa bir online eğitim ile İHA0 Amatör Sertifikasyonu işlemi yapılacaktır. Katılımcıların yanlarında dizüstü bilgisayar ve bilgisayarlarında atölye katılım sertifikası için bir adet JPG formatında vesikalık fotoğraf bulundurması gerekmektedir. |
Atölyelerle ilgili iletişim için e-posta: atolye@yenimedya.org.tr .